81 Düzce TV ekranlarında Serdar Demirbilek’in sunduğu “Düzce’den Bakınca” programının bu haftaki konuğu, Düzce Belediyesi Bağımsız Meclis Üyesi Mehmet Ali Çelik oldu.

DMHA DÜZCE -Canlı yayında Demirbilek’in sorularını yanıtlayan Çelik, siyasete giriş süreci, belediye meclis üyeliği ve Yeniden Refah Partisi’nden istifasına ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulundu.Mehmet Ali Çelik, Düzce’de doğup büyümüş, Düzce sevdalısı biri olduğunu belirterek siyasete geçmişte Fazilet, Refah ve Saadet partilerinde başladığını, Fatih Erbakan’ı destekleyerek Yeniden Refah Partisi'nin kuruluş sürecinde de yer aldığını aktardı. Altı yıl boyunca sosyal sorumluluk projelerinde aktif olarak görev aldığını belirten Çelik, partiden gelen teklif üzerine siyasete yeniden döndüğünü ve meclis üyeliğine seçildiğini ifade etti.

Çelik, meclis üyeliği sürecinde parti içinde ciddi sorunlar yaşadığını, il başkanı ve adayın yanlışlarının üstünün kapatıldığını, teşkilat yapısında çözüm aradıklarını ancak sonuç alamadıklarını belirtti. “Sabır edin” denilerek oyalandıklarını söyleyen Çelik, parti içindeki uyumsuzluk ve yapılan haksızlıklar nedeniyle istifa ettiğini dile getirdi. Yeniden Refah Partisi Teşkilat Başkanı'na da seslenen Çelik, “Yolsuzluğu bildiğiniz halde sustunuz. Ahlaklı ve onurlu bir şekilde partiden ayrıldım,” dedi.

Düzce’nin geçmişten bugüne belediyecilik hizmetlerinden yeterince faydalanamadığını ifade eden Çelik, “Bolu’da bisiklet yolları, şehir düzeni, kent planlaması var. Bizde biri tramvay koyuyor, biri yıkıyor. Anayollar yok. Düzce’de muhalefete yönelişin temel sebebi bu plansızlıktır,” ifadelerini kullandı.

Partiden istifasının ardından tüm il teşkilatının ve yönetiminin de istifa ettiğini vurgulayan Çelik, “Bugün Düzce’de Yeniden Refah Partisi teşkilatı fiilen bitmiştir,” dedi.

Düzce Belediyesi’nin mali yapısını da eleştiren Çelik, belediyenin iş bulma kurumuna dönüştüğünü, seçim döneminde dağıtılan erzaklar ve verilen sözlerin mali yüküyle belediyenin personel sayısının 1800’e çıktığını belirtti. Personel giderlerinin aylık 120 milyon TL’yi bulduğunu söyleyen Çelik, belediyenin sadece vatandaşa hizmet vermesi gerektiğini vurguladı.

Belediyeye ait şirketlerin sürekli zarar ettiğini ifade eden Çelik, “Geçmişte asfalt satan Beltaş vardı, şimdi asfaltı dışarıdan alıyoruz ve zarar ediyoruz. 1,5 yıldır Düzce’ye asfalt dökemiyoruz,” dedi. Su faturalarının elektrikten pahalı olduğunu, bunun içine çöp vergisi gibi kalemlerin eklendiğini ifade eden Çelik, belediyenin giderlerini vatandaşa yansıttığını ve krediyle sistemi döndürmeye çalıştığını savundu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın belediyecilik anlayışının tam tersi bir tablo olduğunu belirten Çelik, “Bu anlayış, Erdoğan’ın mirasını tüketiyor. Düzce halkı artık bu yanlışlara tahammül etmiyor,” dedi.

Belediyenin zarar etmemesi gerektiğini söyleyen Çelik, sosyal tesislerde çayın 25 TL’ye satılmasına da tepki gösterdi. “Tesisin gideri çokmuş, fazla çalışan varmış. O zaman personel sayısını azalt ya da özelleştir,” dedi.

Düzce’nin, 2002’den bu yana iktidara büyük destek verdiğini ancak sağlık ve eğitim alanlarında sınıfta kaldığını söyleyen Çelik, ağır tonajlı belediye araçlarının trafikte büyük tehlike oluşturduğunu belirtti. Beton araçlarının dikkatsiz kullanımına kimsenin müdahale etmediğini ifade eden Çelik, altyapı yatırımları için alınan milyonlarca euro krediye rağmen kentte gözle görülür bir gelişme olmadığını söyledi.

Son olarak Çelik, Düzce Belediyesi’nin faiz giderinin 430 milyon TL’ye ulaştığını ve bu paraların vatandaşın vergilerinden ödendiğini belirterek, “Bu beceriksizlik yüzünden halkın parası belediyeye değil, faizi veren kurumların cebine gidiyor,” dedi.